Uluslararası düzeye gelmiş ve tüm ülkelerin başlı başına problemi haline gelen uyuşturucu ve uyarıcı maddeler Türk hukukunda ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir. Makalemiz konusu olan uyuşturucu madde ticareti Türk Ceza Kanunumuzun 18.maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir.
“TCK Madde 188 - Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye'de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir.
(3) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz.
Şeklinde hem hapis cezası hem de adli para cezası öngörülen bir suç tipidir. Failinin herkes olabileceği, fail bakımından bir özellik aranmayan bu suçlarda korunan değer kamu sağlığıdır. Bu nedenle de kamuya karşı işlenen suçlar arasında yer alan bu suçta kamu ve kamu sağlığı korunmaktadır.
Uyuşturucu ve uyarıcı madde imal ve ticareti suçu birden fazla fille meydana gelebilmektedir. TCK 188.maddenin ilk fıkrasında söz konusu suçun ruhsatsız veya ruhsata aykırı bir şekilde üretimi ile bu maddelerin ithal ve ihracatı düzenlenmiştir. İhraç edilmesi uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ülkemizden kullanım alanından farklı olarak başka bir ülkeye gönderilmesi olup ; ithal edilmesi ise yine başka bir ülkeden bu maddelerin ülkemize sokulmasıdır.
Başka bir ülkeye uyuşturucu veya uyarıcı madde ihraç edildiğinde, ihraç edilen ülke yönünden ithal suçu oluşacaktır. Kanun koyucu TCK’nın 188/2 maddesini getirerek yabancı ülkede, uyuşturucu veya uyarıcı madde ithali suçundan yapılan yargılama yönünden “ne bis in idem” ilkesine geçerlilik tanınmayacağını kabul etmiştir25. Bununla birlikte TCK’nın 188/2 maddesi uyarınca, uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye’de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilebilecektir. Böyle bir hüküm getirilerek fail ya da faillerin mükerrer olarak cezalandırılmasının önüne geçilmeye çalışılmıştır.
TCK’nın 188.maddesinin 3.fıkrasında ise suçun failinin “satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi” olacağı ifade edilmiştir. Bu fıkra doğrultusunda uyuşturucu ve uyarıcı maddeyi satan kişi bir menfaat karşılığında bu eylemi gerçekleştirmektedir. Ancak fail bu maddeyi henüz karşı tarafa veremeden yakalanmış, suç teşebbüs aşamasında kalmış olabilir. Bu durumda kanun koyucu satışa arz eden olarak da failin cezalandırılmasını ön görmüş bu nedenle de madde metnine ‘satışa arz eden’ olarak her ne kadar suç tamamlanmasa da bu fıkra uyarınca sorumlu tutmuştur. Failin bir menfaat elde etmeksizin uyuşturucu ve uyarıcı maddeyi bir başkasına vermiş olması halinde madde metninde yer alan ‘başkalarına veren ‘ sıfatı ile cezalandırılacaktır. Dolayısıyla bu suçun oluşması için failin herhangi bir anlamda menfaat elde etmiş olması şart olarak aranmamaktadır.
Aynı şekilde bir menfaat elde etmiş olmasına bakılmaksızın uyuşturucu ve uyarıcı maddeyi ülke içerisinde depolayan, bu maddeyi nakleden ve bir araç vasıtası ile başka bir yere sevk eden kişi de TCK m.188/3 uyarınca sorumludur.
Uygulamada en çok karşılaşılan sorunlardan biri uyuşturucu ve uyarıcı madde imal ve ticareti ile kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçunun ayrımın noktasındadır. Bunun sebeplerinden biri TCK m.188/3 ‘te yer alan ‘bulundurma’ eyleminden kaynaklanmaktadır. Bu ayrımı yaparken failin bu maddeyi bulundurmaktaki amacı, bulundurduğu miktar, bulundurma şekli gibi hususlar değerlendirilmektedir. Eğer kişi kendi kişisel kullanımı için uyuşturucu ve uyarıcı maddeyi bulunduruyorsa TCK m.188 bağlamında sorumlu tutulmayıp, şartları sağlanıyorsa TCK m.191 hükümleri uyarınca sorumlu tutulacaktır. Yine aynı kişinin bu maddeleri paketlemek suretiyle günlük yahut aylık kullanım sınırından fazlaca elinde tutması halinde de kişinin bu maddeleri satmak maksadıyla elinde bulundurması da ticaret suçunun oluşmasına delalettir.
Uyuşturucu ve uyarıcı madde imal ve ticaret suçunun cezasını artırıcı nedenler öngörülmüştür. Buna göre uyuşturucu ve uyarıcı maddenin “eroin, kokain, morfin, bazmorfin, sentetik kannabinoid ve türevleri, sentetik katinon ve türevleri, sentetik opioid ve türevleri veya amfetamin ve türevleri olması” ve “satan, satışa arz etmek, başkalarına vermek, sevk edmek, nakletmek, depolamak, satın almak, kabul etmek, bulundurmak fiilerinin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi” cezayı yarı oranında artırmaktadır.
Bununla birlikte bu suçun, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılmaktadır.
Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da bu suç hükümleri uygulanır. Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Yukarıda bu suçun failinin herkes olabileceğini ifade etmiştik. Ancak 188.maddenin son fıkrasında söz konusu suçun failinin tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılacağı öngörülmüştür.
Av.Bilge AKBAYRAK